Başa Dön
×
ANASAYFA HABER & DUYURU HİZMETLERİMİZ FİRMALAR ANTALYA SERBEST BÖLGESİ HAKKIMIZDA MULTİMEDYA İLETİŞİM
Haber ve Duyuru Sayfaları

« Önceki Sayfa 23.08.2021 YATIRIMCILAR SIRAYA GİRDİ

YATIRIMCILAR SIRAYA GİRDİ

Yerli ve yabancı sermayeli toplam 46 yat ve tekne üretim firmasına ev sahipliği yapan Antalya Serbest Bölge, son yapılan 14 milyon dolarlık yatırımla dünyanın en önemli yat imalat ve bakım merkezlerinden biri haline gelirken, yat imalat firmaları da bölgede tersane açmak için sıraya girdi.

ANTALYA Serbest Bölge’de 2000 yılında sadece 1 yat üretim firması faaliyet gösterirken, denize sıfır konumdaki Serbest Bölge, sunduğu olanaklar ve vergi avantajlarıyla dünyanın en önemli yat imalatçılarını bünyesine çekmeye başladı. Antalya Serbest Bölge’de bugün yerli ve yabancı sermayeli toplam 46 yat imalat firması faaliyet gösteriyor. Bölgeden dünyanın pek çok ülkesine Türk mühendisleri ve işçilerinin emeğiyle ultra lüks tekneler satılırken, yatta bir ‘Antalya’ markası da doğdu. Bölgede 21 yılda toplam 1,4 milyar dolar değerinde 500 yat üretilerek mavi sulara indirildi. 2021 yılı sonuna kadar 40 yatın daha tamamlanması planlanıyor. Süper lüks yatların yanı sıra sahil güvenlik, askeri ve ticari amaçlı teknelerin de üretildiği Antalya Serbest Bölge, 14 milyon dolarlık yeni rıhtım, ship lift ve travel lift yatırımlarıyla çok daha iddialı bir konuma geldi. Aralarında Antalya Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi de olmak üzere yüzde 44’ü kamu, yüzde 56’sı özel sektörden ortakları bulunan ASBAŞ’ın Genel Müdürü Zeki Gürses, yat üretim sektörünün gelişimiyle ilgili sorularımızı yanıtladı.

Baştan başlarsak, Antalya Serbest Bölge ne zaman kuruldu?

Antalya Serbest Bölge 14 Kasım 1987 yılında hizmete girdi. Türkiye’de ilk açılan serbest bölge Mersin Serbest Bölgesi’dir, onun hemen ardından Antalya Serbest Bölge açılmıştır. Aslında iki serbest bölgenin kurulmasına ilişkin karar aynı tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır fakat Mersin Antalya’dan 2 kadar önce hizmete girmiştir.

 

ASBAŞ ne zaman devreye girdi?

ASBAŞ 1986 yılında kuruldu. 1985 yılında yürürlüğe giren Serbest Bölgeler Kanunu’nda serbest bölgelerde model şöyleydi; arazi alt yapısını devlet karşılıyordu, işletmesini ise özel bir şirkete veriyorlardı. Yap-işlet-devret modeli. Antalya Serbest Bölge kurulduğu zaman ilgili bakanlık o dönem Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’na (ATSO) (Başkan o dönem Osman Berberoğlu) ‘Siz bu işi üstlenir misiniz?’ denilmiş. Böylece ATSO başkanlığında çok ortaklı ASBAŞ kurulmuş. Buranın hissedarları arasında dönemin İl Özel İdaresi, Büyükşehir Belediyesi, TOBB, ATSO gibi birçok kurum ile iş insanlarını içine kadar 100’ün üzerinde hissedarla şirket kurulmuş. Sonra Bakanlar Kurulu Kararı ile bizim şirketimiz Antalya Serbest Bölgesi’ni işletmek üzere görevlendirildi.

2016’DA YENİ ANLAŞMA

Bu model işletme sözleşmesinin bittiği 2016 yılına kadar devam etti. 2016’da bakanlıkla tekrar oturduk ve alt yapı yatırımlarını üstlenme sorumluluğunu da aldık. Çünkü bölge artık eskimişti, alt yapının yenilenmesi gerekiyordu. Uygulamada sıkıntılar olduğu için yeni bir işletme protokolü ortaya konuldu. Hangi yatırımları yapacağımız konusuyla ilgili planı bakanlığa sunduk ve kabul edildi.

Neler yaptınız peki?

Önce sosyal tesis ihtiyacını giderdik. Yemek üretim yeri, kafeterya cami gibi sosyal alanlar yapıldı. Serbest Bölge’nin dominant sektörü yat sektörü. Yat sektöründe kapasiteler çok artmıştı. Buranın altyapısı yat 50 metre uzunluk ve 500 tona kadar yat ve tekneler için uygundu. Rıhtım bağlama yerleri çok kısıtlıydı. Bunlarla ilgili çalışmalara başladık.

ALAN GENİŞLETİLDİ

Serbest Bölge’de yatırımcılara tahsis edebileceğimiz alanlar dolmuştu, yeni alanlara ihtiyaç vardı. Sınır komşumuz Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) kullanılmayan atıl alanlarıyla ilgili çalışma yapıldı. O alanların Milli Emlak’a devri oldu, sonra da Serbest Bölge alanı olarak ilan edildi. 650 bin metrekare alanımız vardı, karasal alanı 700 bin metrekare olmak üzere deniz alanıyla birlikte 726 bin metrekare alana ulaştık. Yat bakım onarımı için 26 bin metrekare alan tahsis ettik firmalara.

Antalya Serbest Bölge olarak limancılık faaliyetleri konusunda da ciddi atılımlarınız oldu, biraz bahsedebilir misiniz?

Antalya, Burdur ve Isparta’da ihracat yapan firmaların rekabet edebilmeleri için uygun fiyatlarla yükleme imkânı tanıdık burada. Bu anlamda çok ciddi talep geldi. Limancılık faaliyetlerimiz zaten vardı fakat bu dönemde hızlandı. Rıhtımı 400 metreye çıkardık, böylece 190 metreye kadar büyük gemiler yanaşma imkânına sahip oldu. Birçok ihracatçı bizim limanımızı kullanmaya başladı. Ayrıca ihracatçılara depolama alanları da tahsis ettik.

ALT YAPI BARCELONA’DA BİLE YOK

TMO’nun atıl alanlarının serbest bölge ilan edilmesi Antalya Serbest Bölge’nin önünü açtı. Hemen planladığımız yatırımların şeklini değiştirdik. Daha modern bir sisteme geçtik. Dünya yat bakım onarımında kabul edilen ship lift (gemi asansörü) sistemi vardır. Yüzer havuz düşünüyorduk, ondan vazgeçtik bu yatırıma geçtik. Bu da maliyetlerimizi artırdı. ‘Madem bu işi yapıyoruz, o zaman en iyisini yapalım’ düşüncesiyle yola çıktık. Elimizi taşın altına koyduk ve bu yatırıma girdik. Haziran sonu itibariyle bütün yatırımlarımızı bitirdik. 14 milyon dolarlık yatırımın hepsi tamamlandı. Artık 2 bin ton kapasite ve 90 metreye kadar yatları denize indirip karaya çekme imkanına sahibiz. Bizim buradaki yatırım ve altyapı Barcelona’da bile yok. Önümüzdeki dönemde 5 milyon dolarlık daha yatırım planlıyoruz.

"DÜNYADA TEKİZ”

Aynı zamanda yatırımcıların ihtiyacı olabilir düşüncesiyle 560 tonluk travel lift (tekneleri denize indirebilen ve karaya çıkarabilen vinç) aldık. 6 milyon dolar planladığımız yatırım 14 milyon dolara çıktı ama Antalya’nın önü açıldı. Hem bu sistemler hem içeride 46 üretici, aynı zamanda yat bakım onarımı için 25-26 bin metrekarelik yer tahsisi… Başka bir örneği yok dünyada. Bunları birlikte değerlendirdiğiniz zaman dünyada tekiz. Bunu net olarak söyleyebilirim.

Yat bakım-onarımı için neden ayrı bir yer oluşturdunuz?

Bölgede firmaların tersanesi var üretim yapıyor. Bir proje de ortalama 2-3 yıl sürüyor. Bu arada bakım-onarım için tekne geldiği zaman firmaların tersanesinde yer yok. Teknelerin bakım onarımı ise ortalama 3-6 ay sürüyor. Firmaların bakım onarım yapabilmeleri için 25 bin metrekarelik açık alanda ortak bir alan oluşturduk. Bu da önümüzü açtı. Şimdi 30-40 bin metrekareye çıkarmak için çalışma yapıyoruz. Bakım onarımı çok önemsiyoruz, çünkü getirisi çok fazla. Örneğin bir tekneyi ortalama 2 yılda yapıyorsun ve örneğin 5 milyon dolara satıyorsun. O 5 milyon doları 6-8 ay bakım-onarım yaparak da kazanabilir firma. Yan sanayiye de ciddi katkısı oluyor.

Bölgede halen kaç firma faaliyet gösteriyor?

Antalya Serbest Bölge’de halen 84 firma bulunuyor. Bu firmalarda 5 bin 200 kişi istihdam ediliyor. Bunun 46’sı yat sektöründe faaliyet gösteriyor. Yat sektöründeki firmaların da 22’si yabancı. Yat konusunda ciddi bir kümelenme var ve çok güçlü bir yat imalat sektörü var.

DÜNYADA 3’ÜNCÜYÜZ

Türk yat sanayi, dünyada İtalya ve Hollanda’dan sonra 3’üncü sırada. Türkiye’nin 3’üncü sıraya yükselmesinin tek nedeni Antalya Serbest Bölge. Hem proje bazında hem de imalat bazında baktığımız zaman Tuzla’dan bile yukarıdayız yatta. Bölgede eskiden 15-20 metre boylarında yatlar konuşuluyorken bugün 50-60 metreleri konuşuyoruz. Geçen aralık ayında 70 metre boyunda ultra lüks bir yat denize indi. Şimdi 90 metre yapılacak. Vizyonumuz çok açıldı.

YATIRIMCILAR SIRADA

Bizim burada yaptığımız son yatırımlar herkese hayal geliyordu, biteceğine kimse inanmıyordu. Şimdi tamamlandı. İnanılmaz bir talep var yat imalat sektöründen ama yer veremiyoruz. 1-2 atıl bina var onları vereceğiz. Çok sayıda yeni firma gelmek istiyor. Burada faaliyet gösteren firmalar da tersane sayılarını artırmak istiyor. Örneğin Damen firması var, 1 tane tersanesi vardı 5’e çıktı. Şimdi 6’ncısını istiyor. Yurt içinden de ciddi bir talep var. Yeni yatırımcılar için yer sorununu çözmeye çalışıyoruz.

Peki firmalar neden burada faaliyet göstermek istiyor, cazip olan ne?

Bir kere arazi mülkiyeti devlete ait olduğu için yeni yatırıma başlamak için çok yüksek bir sermayeye gerek yok. Arazi hazır olduğu için tersanesini yapıyor süratli bir şekilde. Çünkü deniz kenarında böyle bir arazide yatırım yapmak mümkün değil. Ürettiği tekneyi hemen denize indirebiliyor. Arazi mülkiyeti onlara geçmiyor ama yap-işlet-devret modeliyle 45 yıllık üretim ruhsatı alıyor. Kurumlar vergisi avantajı var, kazancı üzerinden vergi ödemiyor. Bürokrasi çok az. Dünyanın kabul ettiği modern yatırımları da yaptık. Sırf bu yüzden bile gelmek isteyen çok. Ayrıca işçiliğimiz daha uygun ve kalite, kent de çok cazibeli. İklim şartları güzel yılda 11 ay ay imalat yapabilirsiniz.

Ticaret hacminiz ne oldu?

Yılın ilk 6 ayında ticaret hacmimiz 477 milyon dolar. Geçen yıla göre yüzde 22 ticaret hacmimizde artış var. Yılı yaklaşık 950 milyon dolarla kapatacağımızı tahmin ediyoruz. Geçen yılı 840 milyon dolarla kapatmıştık.

Bölgede yat sektörü ne zaman faaliyet göstermeye başladı?

Antalya Serbest Bölge ilk açıldığı zaman yurt dışı müteahhitlik hizmeti veren firmaların makine parkı olarak kullanılmış. Daha sonra tekstil sektörü ağırlık kazanmış 1990’lı yıllarda. İlk yat firması 2000 yılında Tuzla’dan gelmiş. Ondan sonra da buranın faydası duyulmuş. 2, 3,10 derken bu noktaya kadar geldik.

 

YATTA MARKAYIZ

Dünyada yatta bir Antalya markası oluştu mu?

Kesinlikle oluştu. Dünyanın her yerine yat satılıyor buradan. Ciddi bir ilgi var.

PANDEMİDE SİPARİŞLER ARTTI

Pandemi döneminin yat sektörüne hiçbir olumsuz etkisi olmadı. Burada üretim devam etti. Hatta pandeminin etkisiyle biraz da tatil anlayışı değiştiği için yat siparişlerinde ciddi bir artış kaydedildi. İnsanlar çok büyük boylarda olmasa bile artık yat sahibi olmak istiyor. Orta ölçekli yat siparişleri ciddi arttı.

KİLOGRAM DEĞERİ 45 DOLAR

Yat sektörü ciddi bir katma değer oluşturuyor. Bir yatın kilogram değeri 45 dolar civarında. Ortalama ihracat değerini 1,5-2 olduğu göz önüne alındığında bu çok ciddi bir değer.

SIRADA TANITIM VAR

Bundan sonraki aşamada ne planlıyorsunuz?

Bundan sonra artık yurt dışında buranın tanıtımını yapmak istiyoruz. Firmalar da bizi çok destekliyor. Dünyada öne çıkmış denizcilik fuarları var Monaco, Cannes, Florida, Dubai yat fuarları var. Buralarda tanıtım yapmak ve yat sektörüyle ilgili ünlü brokerlerini buraya getirip bölgeyi tanıtmak istiyoruz. Bundan sonra tanıtıma ağırlık vereceğiz.